Haber

Ebrar Sitesi dosyası: Üç bina neden yıkıldı?

Kahramanmaraş merkezli depremde çöken ve 1.400 kişinin mezarı haline gelen 22 bloklu Ebrar Sitesi, 6 Şubat’ta can kaybının en fazla olduğu adreslerden biri. Selam Apartmanı Reyyan Apartmanı’nda 192 kişi hayatını kaybetti. ve L Blok bu site içerisinde yer almaktadır. Karadeniz Teknik Üniversitesi’nden alınan bilirkişi raporlarında üç binada mevzuat ihlali ortaya çıktı. Örneğin Reyyan Apartmanı’na kaçak kat yapıldığı belirlendi. Bu yapılara ilişkin müteahhitler ve diğer siviller hakkında davalar açılırken, kamu görevlilerine yönelik soruşturma izin süreçleri henüz tamamlanmadı.

DW Türkçe, 6 Şubat depreminin merkez üssü olan ve 53 binden fazla kişinin hayatını kaybettiği Kahramanmaraş’taki Ebrar Mevkii’ne ilişkin vaka belgelerine ulaşarak inceledi.

Onikişubat ilçesinde yer alan Ebrar Sitesi’nin inşaatına 1997 yılında başlandı. 2011 yılına kadar etaplar halinde devam eden inşaat sonucunda 22 blok inşa edildi. Her katta 4 daireden oluşan bloklar ortalama 10 kattan oluşuyordu. Bloklardan 18’i depremde çökerken, geri kalan 4’ü depremden zarar görmeden kurtuldu.

İki kızını ve eşini Selam Apartmanı’nda kaybetti.

Ebrar Sitesi’nde bulunan 44 daireli Selam Apartmanı depremde çökerek 83 kişinin mezarı oldu. Enkazdan yalnızca 11 yaralı kurtarılabildi.

Selam Apartmanı’nda hayatını kaybedenler arasında, o gece çalıştıkları için enkaz altında kalmaktan kurtarılan Zahide Şeker’in eşi Mustafa Şeker ile kızları Berna ve Yaren Şeker de yer aldı.


Zahide Şeker, depremden bir yıl sonra kızları için adalet arıyor. Fotoğraf: “özel”

DW Türkçe’ye konuşan Zahide Şeker, deprem olduğunu hissettiğinde çocuklarını aradığını ancak onlara ulaşamadığını anlatıyor:

“Sabah 8-9 gibi buraya ulaşabildim. Geldiğimde çocuklarımın sesleri geliyordu. Yani her yerden sesler geliyordu, benim çocuklarım mı yoksa başkasının çocukları mı ayırt edemiyordum. … Ben de o anda herhangi bir kurtarma ekibi falan olmadığı ve müdahale edilemediği için çocuklarımı kurtaramadım. “Evim en üst kattaydı ve çocuklarımın kurtarılma şansı çok yüksekti. Etrafta kimse olmadığı için çocuklarımı kurtaramadım. AFAD vinç göndermediği için çocuklarımı kurtaramadım. Altıncı gün kendi çabalarımızla, vinç kullanmadan onları kurtarmayı başardık.”

Kızının Hukuk Fakültesi mezunu olduğunu ve kazandığı hakimlik sınavı için 6 Mart’ta mülakata gireceğini anlatan Şeker, “Çocuğumun emeği ve cübbesi enkaz altında kaldı. Çıkaramadım. ve şu anda çok üzgünüm.”

Peki onlarca kişinin hayatını kaybettiği Selam Apartmanı neden yıkıldı?

Yapı ruhsatına göre 4 bodrum, zemin ve 7 normal kat olmak üzere toplam 12 kattan oluşan binanın inşaatına 2003 yılında başlandı. Aynı yıl Kahramanmaraş Belediyesi binaya yapı ruhsatı verdi.

Depremin ardından 15 Şubat 2023’te savcılık tarafından binanın enkazında inceleme yapıldı. Bu kapsamda hazırlanan “olay yeri inceleme ve görgü tanığı raporunda” Ebrar Sitesi’nde çok sayıda apartmanın yıkıldığı belirtildi. yıkılmış, kolon ve kirişlerden çekirdek numuneleri ve demir numuneleri alınmaya çalışılmışsa da numunelerin çok dayanıksız olması ve çekirdek içerisinde dağılmış olması nedeniyle başarı sağlanamamıştır.

Betonlar testi geçemedi

Karadeniz Teknik Üniversitesi, Selam Apartmanı’na ilişkin Eylül 2023 tarihli bilirkişi raporu hazırlayarak savcılığa gönderdi. Binanın enkazından alınan iki karot numunesi üzerinde yapılan testlerde binanın gerekli kriterleri karşılamadığı belirlendi.


Uzman raporları binalardaki eksiklikleri ortaya çıkardı. Fotoğraf: Alican Uludağ/DW

Raporda binanın “statik hesap raporu bulunmadığı” belirtildi. Uzmanlar, inşaat sırasında alınan “zemin etüt raporunu” eleştirdi ve bu raporu bilimsel bulmadı. Uzmanlar, bu raporun “ilgili yönetmeliklerde belirtilen zemin ve temel etüt raporunda aranan asgari şartları karşılamadığını” ve hesaplamaların nasıl yapıldığının bilinmediğini belirtti.

Selam Apartmanı’nda dokuz eksiklik

Karadeniz Teknik Üniversitesi’nin raporunda binada 9 önemli eksiklik tespit edildi. Raporda, binanın proje aşamasındaki eksiklikleri, “temel güçlendirme alanının yetersiz olması”, “temel zemin güvenlik geriliminin yetersiz olması”, “döşeme kalınlığı ve donatı alanının yetersiz olması”, “yetersiz donatı detayı” sıralandı. Binanın imalat aşamasındaki eksiklikler ise rapora “Etüd ve projedeki taşıyıcı sistem elemanlarının sayı ve büyüklüklerinde uyumsuzluk”, “Donatı detayının yetersizliği”, “Malzeme kalitesinin yetersizliği” olarak girildi. Bu eksikliklerde statik proje yöneticisi, inşaat müteahhidi, şantiye müdürü ve altlık etüt raporunu hazırlayan firmanın öncelikli, belediye yetkililerinin ise ikincil kusurlu olduğu belirlendi.

Müteahhit bir yıldır kaçaktı

Savcılık yaptığı inceleme sonucunda binanın müteahhidi Süleyman Ö. ve Ahmet Ö. Statik teknik sorumlusu Ercan G. ve statik proje yöneticisi Sıtkı O. hakkında “kasten taksirle birden fazla kişinin ölümüne veya yaralanmasına neden olmak” suçundan dava açıldı. Dava kapsamında Ercan G. gözaltına alınırken, binanın müteahhidi Süleyman Ö. O kaçtı.

Reyyan Apartmanı’nda kaçak kat çıkışı, 52 kişi hayatını kaybetti

Depremde Ebrar Sitesi’ndeki Reyyan Apartmanı da çöktü, 52 kişi hayatını kaybetti. Bu binanın yıkılmasına ilişkin Harun G., Mesut Vahit K., Muhammet K., Nasuh A. hakkında dava açıldı. K. ve K. duruşma öncesi tutukluyken, G. firari.

Dosyaya göre 2010 yılında inşaatına başlanan Reyyan Apartmanı 9 kattan oluşuyordu. 5’i işyeri, 28’i konut olmak üzere 33 bağımsız bölüm bulunuyordu. Ancak daha sonra binaya kaçak olarak çatı katı inşa edildi.

Depremin ardından uzmanlar demir ve beton örnekleri almak üzere olay yerine gittiğinde, Ebrar Sitesi’ndeki diğer bloklarda olduğu gibi Seyyan Apartmanı’nın da enkazının kaldırıldığı belirlendi. Bu nedenle bodrum katlardan toprak kaldırılarak gerekli numuneler alındı. Enkaz kaldırıldığı için binadaki çevre ve kirişlerin kesildiği tespit edilemedi. Binadan alınan karot numunelerinin yeterli basınç dayanımı kurallarını karşılamadığı belirtildi.

Bilirkişi raporunda eksiklikler tespit edildi

Karadeniz Teknik Üniversitesi bilirkişi raporunda Reyyan Apartmanı için “kolon boyutları yetersiz”, “kolon donatı alanı yetersiz” ve “kiriş boyutları yetersiz” tespit edildi. Ekipman kalitesini de yetersiz bulan uzmanlar, proje ile uygulama arasında farklılıklar bulunduğunu, çatı katındaki değişikliği kimin yaptığının tespit edilemediğini kaydetti. Bu nedenle raporda, binayı yapan müteahhit ve diğer mühendisler öncelikli kusurlu bulunurken, belediye görevlileri kusurlu sayıldı.

Birbirlerini suçladılar

İddianamede yer alan tanık ifadelerinde binanın müteahhidinin Muhammet K. olduğu belirtildi. Şikayetçi Resul Çetin, ifadesinde çatı katındaki kaçak yapıyı Nasuh A.’nın yaptığını belirtti. Müteahhit K. da binayı 7. kata kadar kendisinin yaptığını, Nasuh A.’nın da 7. katın üstüne bir kat daha yaptığını, bu nedenle binanın çöktüğünü iddia etti. Binanın statik teknik sorumlusu Mesut Vahit K., binanın inşaatına yalnızca iki kez gittiğini, 5 ve 6’ncı katlardaki demirleri incelediğini, kontrol için bir daha şantiyeye gitmediğini itiraf etti. K., binaya inşaat ruhsatı veren belediyenin kusurlu olduğunu söyledi.

Binanın arsa sahibi Nasuh A. ise suçlamaları kabul etmeyerek, depremde hayatını kaybeden iki kişiyi kaçak kaçışla suçladı.

4 aylık hamile Meliha Çelik enkazdan çıkamadı

Duruşmayı takip edenler arasında 4 aylık hamile yengesi Meliha Çelik ve eniştesi Onurcan Çelik’i Reyyan Apartmanı’nda kaybeden Gökhan Arıcıoğlu da vardı. DW Türkçe’ye konuşan Arıcıoğlu, Meliha Çelik’in depremden önce bebeğinin cinsiyetinin erkek olduğunu öğrendiğini, Çelik çiftinin kendisini arayarak 3,5 büyüklüğündeki depremde bile apartmanın çok sarsıldığını söylediğini söylüyor.


Ebrar Sitesi depremden önceFotoğraf: privat

Arama kurtarma üçüncü günde başladı

Deprem sonrası yaşadıklarını anlatan Arıcıoğlu, kurtarma çalışmalarının üçüncü gün başladığını belirterek, “Üçüncü gün zar zor yemek yedik. Üçüncü gün kazıcılar geldi. Üçüncü gün yardım geldi. Evet, İlk gün polis geldi ama polisle birlikte oturup ağlayabildik, hepsi bu.” “Eniştemi sekizinci gün gece saat 6 civarında, yengemi de gece 11 civarında aldık. Onu ilk götürenlerden biri olduğumuzu söyleyebilirim. Çünkü insanlar hâlâ acıyı hissediyor, hâlâ cenazesini enkazdan çıkaramayanlar vardı.”

“Müteahhit bırakıp kaçtı”

Reyyan Apartmanı’na kaçak zemin yapıldığını belirten Gökhan Arıcıoğlu, duruşmada sanıkların “Biz yaptıysak belediye neden izin verdi?” Arıcıoğlu binanın 5 yıllık olduğunu söylüyor:

“2010 yılında inşaata başladılar. Ama bir müteahhit gitti ve kaçtı. Bu apartmandakiler biz müteahhit olarak gittik, gittik diyorlar. Peki ne yapalım? Bizim dairemize taşınmamız gerekiyor. Başka bir müteahhit kiralıyorlar.” Diğer müteahhit diyor ki, burayı ben yaparım ama gerisini ben hallederim.” Buradan bir yer satın almam gerekiyor. Kalacak yerleri olmadığı için halkım tamam diyor. Üstte kaçak zeminler yapılıyor. Bir katı kaçak kat olarak yapılıyor. Ayrıca 1+1 daire olarak da inşa ediliyor. Yaklaşık 10-15 kaçak 1+1 yapı var. “Evet üzeri çatıyla örtülüyor, belki beton değil ama sonuçta binanın statiğini etkiliyor. Yani neresinden bakarsanız bakın üzerinde 60-70 tonluk bir yük var.”


Enkazın kaldırıldığı, karot alınmadığı belirlendi. Fotoğraf: Eylül Yaşar/AFP/Getty Images

“Kamu görevlileri de yargılanmalı”

Bu binaya izin veren ve yeterli denetimleri yapmayan belediye yetkililerinin de sorumlu olduğunu belirten Arıcıoğlu, “Kamu görevlilerinin adalete teslim edilmesini ve hesap vermesini istiyoruz. Biz rahat uyuyamıyorsak kimse rahat uyumasın. ya. Bizim acımız adalettir.”

L Blok’ta 57 kişi hayatını kaybetti

Ebrar Sitesi’nde yıkılan adreslerden biri de L Blok’tu. Bu binada 57 kişi hayatını kaybetti. Bu binanın bir numaralı sanığı, aynı zamanda Ebrar Sitesi’nin de kurucusu olan Başak Konut Yapı Kooperatifi Başkanı emekli Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Öğretmeni Tevfik T. oldu. Kahramanmaraş Cumhuriyet Başsavcılığı, aralarında Tevfik T.’nin de bulunduğu 7 sanık hakkında “Tasarrufla ölüme ve yaralamaya sebebiyet vermek” suçundan dava açtı.

Bina daha sonra dubleks haline dönüştürüldü

Dava dosyasına göre, inşaatına 2004 yılında başlanan binanın yapı ruhsatlarına göre bina bodrum, zemin artı asma kat ve 7 normal kat olmak üzere toplam 9 kattan oluşuyordu.

Ancak bina daha sonra yenilenmiştir. Kahramanmaraş Belediyesi, “bodrum ve çatı katındaki dubleks konutlar” için 21 Şubat 2006 tarihinde Yenileme Yapı Ruhsatı verdi.

Karadeniz Teknik Üniversitesi bilirkişi heyeti, dubleks daire için teras katı ile ev içi arasında bağlantı oluşturmak amacıyla ilk mimari projeye göre döşemede farklı boşluklar açılmasına rağmen statik yenileme projesinin bulunmadığını belirledi. 7.kattaki ilk projeye ek olarak oluşturulan residence ve mevcut iki dubleks residence. . Böylece teras katına bir dubleks ev daha yapıldı. Uzmanlar, belediyedeki belgelerde binanın “İnşaat İzin Belgesi”ni bulamadı. Diğer binalar gibi L Blok’un da statik hesap raporu yoktu.

Beton elle eziliyordu

27 Şubat depremi sonrası bina enkazı üzerinde yapılan bilirkişi incelemesinde, Ebrar Sitesi’ndeki tüm binalarda beton karışımında kırma taş kullanıldığı, betonun direncinin o kadar düşük olduğu belirtildi. elle ezilebildiği, betonda hava boşlukları ve segregasyon oluşumlarının olduğu tespit edilmiştir. Sahada yaptığı gözlemlerde çimentonun yapışma özelliklerinin düşük olduğunu, donatı sayısı ve kolon ve kirişlerin temas noktalarının uygun ve yeterli olmadığını belirten bilirkişi raporunda, düz ve nervürlü donatıların bir arada kullanıldığına dikkat çekildi, düzenlemeler için alışılmadık bir durumdu.


Ebrar Sitesi’nin bulunduğu bölge, depremden birkaç ay sonra Fotoğraf: Ozan Köse/AFP/Getty Images

Bilirkişi raporu: Yönetmeliğe aykırı

Karadeniz Teknik Üniversitesi’nden alınan bilirkişi raporunda, binanın inşaat aşamasında alınan arazi etüdü raporunun mevzuata aykırı olarak hazırlanması eleştirisi yapıldı. Binadan alınan beton numuneleri üzerinde yapılan ölçümlerde basınç dayanımlarının üst yapı için gerekli kuralları karşılamadığı kaydedildi.

Raporun sonuç bölümünde, söz konusu binanın projelendirme, imalat ve iş bitirme aşamalarında orijinal Afet Bölgelerinde Yapılacak Binalar Hakkında Yönetmelik ve İmar Kanunu’na tam olarak uyulmadığı belirtildi. Yetersiz donatı detayı ve yetersiz ekipman kalitesi tespit edilen raporda, öncelikle yüklenici firma, şantiye müdürü ve zemin etüt raporunu hazırlayan firma kusurlu bulunurken, belediyenin ilgili kontrol biriminin kusurlu olduğu tespit edildi. ikincil kusur. Belediye görevlilerine yönelik soruşturma belgesi soruşturma iznine ayrıldı.

“Tevfik T. inşaatla ilgileniyordu”

Tanık ifadelerinde tutuklu sanık Tevfik T.’nin binanın başından sonuna kadar müteahhit olarak görev aldığı belirtildi. Savcılıkta, Tevfik T.’nin yanı sıra damadı Tepe Konut Yapı Kooperatifi Başkanı Ahmet D., müteahhit Atilla Ö., kooperatifin yönetim kurulu üyeleri Lütfi T. ve teknik sorumlu Nebi K. Ferhat da yer aldı. Bülent Ö. aleyhine dava açtı. Yeniden iddianamede müteahhit olarak gösterilen Mustafa T., aradan bir yıl geçmesine rağmen yakalanamadı.

Belediyeyi suçladı

Geçtiğimiz hafta davanın ilk duruşmasında savunmasını yapan Tevfik T., “Ben öğretmenim, inşaattan hiç anlamam” dedi. Binanın inşaatı sırasında 15 kez denetlendiğini iddia eden T., “Buranın ruhsatını veren belediye yetkilileri sorumludur, hesap sorulacaksa hesap sorulmalıdır.” Sanıklar özellikle binanın inşaatından sorumlu olduğu gösterilen ve daha önce hayatını kaybeden Murat Gitmiş’i suçladı.

L Blok mağdurlarının avukatı: Bu bir cinayettir

L Blok’taki mağdurların avukatı Şuayip Bolat, duruşmada yaptığı açıklamada, 57 kişinin hayatını kaybettiği binanın yıkılmasını “Cinayet” olarak nitelendirdi. Bölgenin imara açılmasının ölüme yol açtığını belirten Bolat, “Sanıklar Kahramanmaraş’ta bu büyüklükte bir deprem olacağını bilmelerine rağmen bilerek dayanılmaz binalar inşa ettiler. Sanıklar olası kasten öldürme suçundan cezalandırılmalıdır.”

DW Türkçe’ye sansür olmadan nasıl erişebilirim?

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu